İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı güçlerini birleştirdi

İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi ile TÜSEB Arasında İş Birliği Protokolü İmzalandı

İzmir Biyotıp ve Genom Merkezi (İBG) ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) arasında 15 Mayıs 2025 tarihinde iş birliğini güçlendirmeye yönelik bir Çerçeve Protokolü imzalandı. Törene, İBG Aziz Sancar Oditoryum Salonu’nda gerçekleştirildi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz ile Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanı Prof. Dr. Ümit Kervan’ın yanı sıra çok sayıda bilim insanı katıldı. Protokol, sağlık ve biyoteknoloji alanında ortak projeler geliştirilmesini, altyapı ve insan kaynağının daha etkin kullanılmasını ve bilimsel iş birliklerinin ürüne dönüştürülmesini içermektedir. Yeni iş birliğinin Türkiye’nin sağlık sanayisi alanındaki kapasitesini güçlendirmeye yönelik stratejik bir adım olması hedeflenmektedir.

PROF. DR. YILMAZ: SOMUT ÇIKTILAR ELDE EDECEĞİZ

İBG Direktörü Prof. Dr. Bayram Yılmaz, TÜSEB’in kurucu genel sekreteri olarak hizmet verdiğini belirterek, TÜSEB Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Kervan’a katkıları ve İBG’ye sağladığı destekler için teşekkür etti. İmzalanan protokol ile ilgili Yılmaz, “Bu anlaşmalar sayesinde, TÜSEB’in güçlü desteğiyle İBG’nin tecrübesi daha da artacak ve bu çalışmaların meyvesini hep birlikte göreceğiz” dedi. Yılmaz, İBG’nin Türkiye’deki sağlık biyoteknolojisi alanında öncü bir araştırma merkezi olduğunu belirterek, iş birliklerinin gelecekteki projelere ivme kazandıracağını söyledi.

PROF. DR. KERVAN: SAĞLIK SANAYİSİNDE BAŞARI HİKÂYELERİ YAZABİLİRİZ

TÜSEB Başkanı Prof. Dr. Ümit Kervan, İBG ile yapılan iş birliğinin stratejik önemine dikkat çekti. Kervan, TÜSEB’in kuruluş sürecindeki katkılarından dolayı Prof. Dr. Bayram Yılmaz’a teşekkür ederek, “Hepimizin amacı nitelikli bilim üretmek ve TÜSEB bu doğrultuda önemli bir rol oynamaktadır” dedi. TÜSEB’in temel hedefinin Türkiye’deki güçlü araştırma altyapılarını desteklemek olduğunu vurgulayan Kervan, sağlık sanayisinde başarı hikâyeleri yazmanın mümkün olduğunu belirtti. Kervan, İBG’nin sahip olduğu bilimsel birikimle TÜSEB’in projelerini birleştirmenin önemine değinerek, Türkiye’nin sağlık sanayisini güçlendirmenin engel olmadığını ifade etti.

Related Posts

Sabah dışarı çıkarken iki kez düşünün! Hapşırmakla başlayıp astıma dönüşebiliyor

Bahar aylarının gelişiyle birlikte doğa uyanırken alerjik bünyeye sahip milyonlarca kişi için zorlu bir dönem başlıyor. Özellikle ilkbahar ve sonbaharda ortaya çıkan polen alerjisinin; burun akıntısı, göz kaşıntısı, hapşırma krizleri ve nefes darlığı gibi belirtilerle yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebileceğini söyleyen Dr. Levent Safalı, polen alerjisine karşı alınabilecek önlemleri ve tedavi seçeneklerini anlattı.

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük riskmiş

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

“Masum gibi görünen paketli gıdalar çoğunlukla ultra işlenmiş oluyor”

Araştırmaya göre ABD’de 50 yaş altı kişilerde görülen kanser vakaları arttı

Araştırmaya göre ABD’de 50 yaş altı kişilerde görülen kanser vakaları arttı

Uzmanı uyardı: Şişkinlik ve hazımsızlık, ciddi hastalıkların ilk sinyalleri olabilir!

Uzmanı uyardı: Şişkinlik ve hazımsızlık, ciddi hastalıkların ilk sinyalleri olabilir!

Uzmanı uyardı: ‘Kanser tedavisinde bitkisel kürlere dikkat’

Bilimsel dayanağı olmayan ürünlerin hastalara zarar verebileceğine dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Akosman, “Bazı bitkisel kürler karaciğer enzimlerini etkileyerek ilaçların metabolizmasını değiştirebilir, hatta bazı vakalarda hayati riskler oluşturabilmektedir. Bugüne kadar bitkisel kürlerin kanseri tedavi ettiğine dair bilimsel olarak kanıtlanmış hiçbir klinik veri bulunmamaktadır. Bitkisel ürünler yanlış zamanda ve dozda kullanıldığında faydadan çok zarar getirebilir. Bu nedenle onkoloji hekimiyle iş birliği içinde olunması hayati önem taşır” dedi.