Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “Özellikle beceri temelli ve eğitim-öğretim sistemini bütüncül bir yaklaşımla ele alan müfredatın yapılması ülkemiz açısından elzemdi.” dedi.
Bakan Tekin, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde (TOBB) düzenlenen Türkiye Eğitim Meclisi Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, muhalefetin, sektördeki özel okul oranının artırılmasını ve sektörle yapılan işbirliklerini Bakanlığı sermayeye teslim etmekle eleştirdiğini belirtti.
Kendilerine bir hedef koyduklarını, Türkiye’deki özel sektörün eğitim öğretim sürecindeki yerini yüzde 20’lerin üzerine çıkarmak gerektiğini dile getiren Tekin, bu hedefi yerine getirmek için bir dizi tedbir aldıklarını anlattı.
15 Temmuz ile vesayet sisteminin bittiğini ifade eden Tekin, “Türkiye’de özel okulculuk veya eğitim sektörümüze girişimin payı artmaya başladı. Bu süreci hep birlikte yürüttük, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” diye konuştu.
Göreve başladıkları andan itibaren çok yoğun ve hummalı bir çalışmanın içerisine girdiklerini vurgulayan Tekin, genel anlamda eğitim politikalarıyla ilgili bazı hususları masaya yatırdıklarını söyledi.
Tekin, “Özellikle beceri temelli ve eğitim-öğretim sistemini bütüncül bir yaklaşımla ele alan müfredatın yapılması ülkemiz açısından elzemdi.” dedi.
Bir diğer konunun olağan akış içerisinde eğitim-öğretim süreçlerinde karşılaştıkları operasyonel sorunların çözümü için alınması gereken tedbirler olduğunu aktaran Tekin, birçok konuda hızlı dönüşüm sürecinin içerisine girdiklerini vurguladı.
Bakan Tekin, sözlerini şöyle tamamladı:
“Milli Eğitim Akademisi’ni hayata geçirdik. Burada iki hususu önceliyoruz. Bunlardan birisi, lisans eğitimi veren, bilim insanı yetiştiren üniversitelerimizin belli bilim dallarında uzman kişiler yetiştirmesi. Yani bir meslek memuru, elemanı değil, bilim insanı yetiştirmesi üzerine odaklanmalarını istiyoruz. Bir de istediğimiz şey şu, bakanlığın uyguladığı, hayata geçirdiği programlarla lisans mezunu arkadaşlarımızın lisans programlarındaki uyumun sağlanması.”
