Trump Nobel hedefine bir adım daha attı: Washington Zirvesi’nin kazananları ve kaybedenleri

ABD Başkanı Donald Trump, uzun zamandır hayalini kurduğu Nobel Barış Ödülü’ne bir adım daha yaklaşmış gözüküyor. Bir önceki hafta Beyaz Saray’ın konuğu olan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan hep bir ağızdan Beyaz Saray’ın patronunun barışı sağlama konusundaki “dehasını” övdüler. Hatırlanacağı gibi Trump, 8 Ağustos Cuma günü Beyaz Saray’da Ermenistan ve Azerbaycan liderlerini ağırladı. Amerikan Başkanının önce her biriyle ayrı ayrı görüşmesinden sonra ülke liderleri basın toplantısı yapıp, ardından da üçlü ortak deklarasyonu (memorandumu) imzaladılar. Buluşmaya katılanların tamamı, “35 yılı aşkın süredir devam eden savaşa son verildiği” tezini defalarca tekrarladı. Ancak söz konusu zirvenin kuşkusuz en önemli sonucu, Azerbaycan’ı, batısında ve Türkiye sınırında bulunan Nahçıvan’a bağlayan yol olan “Zengezur Koridoru”nun kontrolünün Amerikalılara devredilmesi oldu. Paşinyan’ın ABD’de “ülkesinin egemenliğinden taviz verdiği” bir belgeye imza attığını söyleyenler de az değildi bu süreçte.

PAŞİNYAN’IN İÇERİDE ALANI DARALIYOR

ABD’de 8 Ağustos’ta olan biten Bakü’de haliyle sevinçle karşılanırken, Erivan’da ise bambaşka bir atmosfer hâkimdi. Sokaklarda, kahvelerde ve evlerde pek çok Ermeni’nin, başbakanlarının en sonki hamlesine her şeye rağmen endişe ve mesafeyle yaklaştıkları yazılıp çiziliyor. Ve özel ve kamusal alandaki konuşmalarda da sıklıkla “ihanet” kelimesinin işitildiği belirtiliyor. Bazıları ise; ülkesinde bundan sonraki siyasi ömrüne pek güvenmeyen Paşinyan’ın sonunda kendisi ve eşi Anna Akopyan için bir takım kişisel garantiler karşılığında Ermenistan’ın “milli çıkarlarından” vazgeçtiğini iddia ediyor. Karabağ topraklarının Azerbaycan’a geri dönüşünden sonra, bu sefer de birkaç on bin Karabağ Ermeni’sinin Ermenistan’a göçmek durumunda kalmasından ötürü, Paşinyan’ın ülkesindeki reytinginin hatırı sayılı derecede azaldığına dikkat çekiliyor. Buna, başbakan ve eşinin Ermeni Apostolik Kilisesi’nin patrikleriyle girdiği sert münakaşalar ve de siyasi muhaliflere yönelik baskılar da eklendiğinde, Paşinyan’ın Ermenistan’da lider koltuğunda daha ne kadar oturabileceği sorusuna müspet yanıt verebilmek bir o kadar zor hale geliyor.

İşe yukarıda sayılan bütün nedenlerden ötürü müzakereler ABD’nin arabuluculuğuyla gerçekleşti. Trump bir yandan da Ermenistan Başbakanı’na karşı tüm yükümlülüklerin yerine getirilmesinin garantörü yapılmaya çalışılıyor. Zira Ermenistan’da sokak protestoları daha da kitlesel ve sürekli şekilde yeniden patlak verirse Ermenistan Başbakanı’nın en kötü ve son ihtimalde rahatlıkla ABD’ye kaçıp orada eşiyle birlikte gayet iyi koşullarda yaşamını devam ettirebileceği varsayılıyor. Bunun için yeterince parasının olduğu bilinen Paşinyan’ın epeydir ülkesindeki hemen tüm ticari işletmelere adeta “kişisel vergi” koymuş olduğu ileri sürülüyor.

“TRUMP YOLU”NUN SELEFİ “FORT TRUMP” MI?

“Zengezur Koridoru”nun yeni adı kulağa oldukça anlamlı geliyor: “Trump Yolu”. Transkafkasya cumhuriyetlerinin liderleri bu konuda Polonya deneyiminden feyz almış olsalar gerek. Hatırlatmak gerekirse, 2019 yılında Polonya Devlet Başkanı Andrey Duda, ABD Başkanı’nın güvenini kazanmaya çalışmak maksadıyla ülkesine bir ABD askeri üssü kurulmasını ve adının da “Fort Trump” (Trump Kalesi) olmasını önermişti. Bu teklif hakikaten de işe yaramış, Donald Trump bahsi geçen fikri beğenmişti. Çünkü kendisinin malum, kişisel olarak pohpohlanmayı, övülmeyi, reklamının yapılmasını çok sevdiği epeydir aşikâr bir gerçek. Nitekim benzer bir hadise tam olarak 8 Ağustos’ta da yaşanmış oldu. Amerikalı yetkililer ile onlarla yakın işbirliği halindeki Ermeni siyasetçiler Beyaz Saray’daki toplantının organizasyonunu sonuna kadar gizlemekle kalmadılar, ama aynı zamanda Ermenistan’ın “müttefiki” addedilen İran ve Rusya ile ilişkilerini bozma uzun erimli stratejisinde önemli bir kilometre taşını da kendilerince başarıyla geçtikleri görülüyor. İşin bir başka enteresan ve paradoksal tarafı da şu ki, pek çok Ermenistan vatandaşı Washington buluşmasının olacağını hükümetlerinden değil bizzat Azerbaycan medyasından öğrenmişti…

BULUŞMA TATİLE DENK GELDİ

Nikol Paşinyan şimdilerde Ermenistan kamuoyunu “Zengezur Koridoru” projesine ikna etmeye çalışmakla meşgul. Bu uğurda sıklıkla “barış, istikrar, refah ve Amerikan yatırımları” gibi ateşli ve gösterişli ifadeler kullandığı gözleniyor. Öte yandan ABD’deki buluşmanın Başbakan’ın normalde tatilde olduğu bir dönemde (28 Temmuz – 15 Ağustos) gerçekleşmesi de dikkatlerden kaçmadı. Tatil döneminin bu tarihi görüşme için bilerek seçilmesinin tesadüf olmadığı yönündeki yorumlar hakikaten de az değil. “Washington Memorandumu”nun maddelerine ayrıntısıyla baktığımızda, Trump ve Aliyev’in, ihtilafın esas olarak Bakü’nün şartlarına göre çözülmesini istedikleri; bunun da nihayetinde Türkiye’ye doğrudan karayolu erişimi sağlama sonucunu beraberinde getiriyor olacağı elbette ki açık. Netice itibariyle Amerikalılar da kazanan taraf olmuş oluyor, zira doğal olarak Trans Kafkasya’da siyasi (ve uzun vadede askeri) bir dayanak kazanma fırsatına sahip oluyorlar. Sadece Ermenistan doğrudan ve gerçek anlamda bir şey kazanmıyor görünüyor. Bundan dolayı da ileriki hafta ve aylarda ‘Ermenistan’ı çok ciddi siyasi ve yönetsel çalkantı ve krizler bekliyor’ demek gerçekten büyük bir kehanet olarak algılanmamalı…

Odatv.com

Related Posts

Son dakika… İsrail’e füze saldırısı!

Ayrıntılar geliyor…

Yemek yiyip uyumuşlar: Hollandalı iki kardeş İstanbul’da otel odasında ölü bulundu

Fatih’te bir otelde kalan Hollandalı baba ile 15 ve 17 yaşlarındaki iki oğlu, iddiaya göre Taksim’de yemek yedikten sonra fenalaştı. Kardeşler hayatını kaybederken, baba ise hastaneye kaldırıldı.

İran’ın güneydoğusunda silahlı saldırı: 5 polis hayatını kaybetti

İran’ın güneydoğusundaki Sistan ve Beluçistan eyaletinde devriye ekiplerine silahlı saldırıda 5 polisin hayatını kaybettiği bildirildi.

MİT tespit etti, jandarma operasyon düzenledi: Şanlıurfa’da iki gözaltı

Mersin’den tedarik ettikleri uyuşturucu hapları satmak için Şanlıurfa’ya götürmeye çalışan zanlılar jandarma ve MİT’in ortak çalışması sonucu yakalandı.

“Altı ayda altı savaşı bitirdim” dedi: Trump’ın “çözdüm” yalanları

Tuhaflığına alışıldı tabii. Artık hiç bir lafı, tutumu kimse için şaşırtıcı gelmiyor Donald Trump’ın. Kendisine hayranlığına da alışıldı artık, egosunun şişkinliği çok göze batmıyor. Ancak yanlışlığının ya da doğruluğunun kolayca kanıtlanabileceği …

Kuzey Akımı boru hattındaki sabotaja ilişkin ​​Ukraynalı şüpheli gözaltına alındı

Kuzey Akımı boru hattındaki sabotaja ilişkin ​​Ukraynalı şüpheli gözaltına alındı